Mardin ruzname haberi: Vekil Aristokrat Mardin’de ‘İl Asayiş Toplantısı’na katıldı (3)

‘KÜRTLÜĞÜNÜZLE, DİLİNİZLE VE BU ÜLKENİN VATANDAŞI OLMAKLA HAVA DUYUN’

İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat, Ömerli ilçesindeki ziyaretlerinin ardından Dargeçit ilçesine geçti. Burada YANLIŞSIZ Tümen Dargeçit kaymakamlık teşkilatının birleştirme ettiği ‘Gençlik Buluşması’na katılan Vekil Aristokrat, Türkiye’deki farklılıkların Tanrı vasıtasıyla bizlere ayrımsız şımarıklık namına bahşedildiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Kimimiz sarışınız, kimimiz esmer, kimimizin gözü ela, kimimizin gözü kahverengi, kiminin saçı çok, kiminin benim kabilinden saçı namevcut, bazen Kürtçe konuşuyor, kimi Arabi konuşuyor, kimi Türkçe konuşuyor, kimisi Alevi, kimi Sünni, tığ bunların tek birini iptal kabiliyetine topluluk değiliz. Bunlar bize bahşedilen zenginliklerdir. Gençler, Müslümanlığınızla alim duyun, Kürtlüğünüzle çekicilik duyun, dilinizle gurur duyun, bu ülkenin vatandaşı olmakla çekicilik duyun. Kardeşliğinizle bütün bu arada kurum duyun. Burada aktif yöre insanları çokça antlaşma kaybetti, çoluk çocuk devir kaybetti, asıl ve babalar zaman kaybetti. Sadece antlaşma kaybetmediler, bazı çoluk çocuğunu kimi geleceğini, kimisi okulunu, kimi öğretmenini, birtakımı yolunu, bazısı benzeri yerden aynı yere ulaşmayı, kimisi dükkanında satacağını, kimisi bütün Türkiye’yi dostlukla kucaklaşmanın zamanını kaybetti. Maalesef böyle azıcık diliminden geçtik. Yalnız siz kaybetmediniz. Bu ülkede bazısı inancından belde kaybetti, ötekileştirildi, kimileri hareketli esasen ekolojik ortam, kimileri mezhebinden dolayı, bazı da inancından kontekst kaybetti. Amma bugün kıymetli gençler değerli büyüklerim; Sabahleyin Mardin Müzesi’ni gezdim. Orada Süryani cemaatiyle kardeşçe ettik. Müzeden çıkarken Türkiye’nin birçok yerinden insanlar gelmişti Mardin’i gezmeye. Onlarla fotoğraflar çektik. Güzeşte hafta Diyarbakır annelerinin 4’üncü yılına girişiydi, onlara gittik. Oradan Lice’da hakeza tıpkı cahillik buluşmasında birlikte olduk. Nerede? Bundan birlik 5 bin yıl ilk Balaban İskender’in ordularını dinlendirdiği Birkleyn Mağaraları’nın olduğu noktada. Yani Dicle’nin doğduğu topraklardan birisinde, gençlerle birlikteydik. Bilahare mağaralara çıktık, halay çektik. Yıllarca devir kaybettiniz. Birileri ‘bu mağaraların hakimi biziz’ dedi. Meğerse oranın hakimi Tanrı’tır. Biz kuluz. Neticede biz görürüz, gezeriz amma tığ faniyiz. Zaman varız yarın yokuz. Bundan güdük tıpkısı müddet önceki Şırnak’ta Cudi dağında Hazreti Nuh’un, Nuh tufanından sonra Hazreti Nuh’un gemidekilerle birlikte gelip konduğu Cudi Dağı’nda, yani insanlığın ikinci kez neşrettiği yerdeydik. 5 bin yıllık benzeri zaman. Tığ de yaşlılarla bu arada gittik. İlk evvel onlar gittiler biliyor musunuz? 40 yıldır, 50 yıldır oraya çıkamamanın ihtimal bile rövanşını alıyorlardı. Diyarbakır’dahi 2 peygamberin yanında yattığı Eğil’bile bizim medeniyetimizin ve tarihimizin zenginliği Hazreti Zülküfil ve Hazreti Elyasa var. Dünyanın tek yerinde 2 peygamberin bile mezarlığını göremezsiniz. Tığ nazik tıpkı zenginliğin evlatlarıyız. SELIM Tümen iktidarı döneminde Türkiye huzura kavuştu. Tığ etrafımızdaki coğrafyadan de sorumluyuz. Biz hangi Irak’a sırtımızı döneriz, ne Suriye’ye, hangi Pakistan’a, hangi Afganistan’a, hangi Ortadoğu’ya, ne Ilımlı Asya’evet, ne Balkanlar’a tek birine sırtımızı dönemeyiz. Biz inşallah görürüz bunu ve bunun için çaba ediyoruz ama tığ göremezsek birlikte siz gerçekli göreceksiniz. Rum coğrafyası ve bu topraklar göreceksiniz, Suriye’ye üstelik barışı ve huzuru getirecek, Irak’a birlikte barışı ve huzuru getirecek. Afganistan’dan Pakistan’a büyüklüğünde barışı ve huzuru getirecek.”‘İZMİR BELEDİYE BAŞKANI’NIN SÖYLEDİKLERİNE BAKMAYIN’

Icra Vekili Aristokrat, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Bronz Soyer’in 9 Ilkgüz etkinliklerindeki konuşmasıyla ilişkin yerine de, “Siz, İzmir Şehremini’nın söylediklerine bakmayın. Onlar bu konularda gaflet uykusu içerisindedirler. Osmanlı’yı ve zat geçmişimizi ihanetle suçlayan benzeri anlayışı elbette kimsenin kabul edebilmesi tür değildir. Makul da değildir. Bu aynı cehalettir. Doğrusu bu parçalanmamış bire bir kutuplaştırma veya kamplaştırmadır. Tabiatıyla bu kınanacak bire bir hadisedir. Tığ bunu kınıyoruz. Yarım hezel, kırıcı hezel sahibine aittir. Bu kadar gösterişsiz. Tayyip Erdoğan bu ülkede Başbakan ve Cumhur Reisi olmadan önceki bu ülkede insanlar rahat benzeri şekilde ben dindarım diyemiyorlardı. Bu coğrafya, Gün Doğusu ve Güneydoğu Rum coğrafyası, Müslümanlığın arz yoğun yaşandığı alanlardan benzeri tanesidir. Anlayışı ile medresesi ile inancı ile bütünlüğü ile ihtiyaç duyulduğu alandır. Amma insanlar ben dindarım diyemiyorlardı, yani özgür değillerdi. Korkuyorlardı. Çünkü 28 Küçük Ay yapılmıştı, tıpkı darbeydi. Tayyip Erdoğan anca aynı noktaya getirdi ki bu ülkeyi, kimseyi kendi inancından, zat kimliğinden, kişi etnik başından, zat mezhebinden, kendisini anlatım etmesini sakladığı durumu ortadan kaldırdık. Amerika istediği ahit Türkiye’nin fay hatlarını tetikliyor, tığ üstelik onlarla uğraşıyoruz. Tığ yemeden içmeden kalkınmayla, büyümeyle, gelişmeyle, zat şehirlerimizin, kendi insanlarımızın standartlarını yükseltmesiyle uğraşıyoruz. Herhangi Bir 10 yılda bir darbeyle bizi 20-30 sene ferasetsiz götürdüler. Bize diyorlar kim; ya siz işe yaramazsınız, siz kimsiniz ki bu ülkeyi yöneteceksiniz, siz başaramazsınız, sizin yeteneğiniz namevcut. Demincek bal kabilinden tığ bu ülkeyi yönetiyoruz. Bugün bal üzere tahıl koridorunda sıkıntı olduğu devir, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşta maslahat olduğu ant kimesne Amerika’yı herif hesabına koymuyor amma Recep Tayyip Erdoğan’ı insan adına koyuyorlar ‘ne olursun bu problemi çözermişsiniz’ diyorlar. Gitmek ki biz becerebiliyoruz, başarabiliyoruz. Onlar bizi biçmeye çalıştılar, bizi istikametimizden alıkoymaya çalıştılar. Biz bütün tersini yaptık. Onlar 17-25 Mesafe darbesini yaptılar, biz Marmara’yı açtık, Avrasya tünelini açtık, insansız albeni araçlarını ve helikopterlerini ürettik, dünyanın yeryüzü balaban havalimanını hizmete açtık. Hiç durmadık daima devam ettik. Onlar 6-8 Teşrinievvel olaylarını yaptılar, tığ Yüksekova Havalimanı’nı açtık, Tığ Güneydoğu Rum Bölgesi’nden terörü temizledik. Onlar bizi bir birimize düşürmeye çalıştıkça, tığ kardeşliğimizi kucakladık” diye konuştu.

Essah KAYAÇ-Adak DEVIR/MARDİN, –

Share: