Hukukçular kentsel dönüşümde vatandaşların kanuni haklarını anlattı

Kahramanmaraş merkezli depremlerden bilahare kentsel dönüşüme olan demet artarken, hukukçular riskli yapı analizi üzerine dünyalık sahiplerinden birinin başvurusunun ehliyetli olduğunu ancak umulur katabolizma sonrasında arsa üstünde yapılacak yapı üstüne para sahiplerinin 3’te 2 çoğunluğu şartı arandığını kaydetti.

Vatandaşların oturdukları konutun riskli bina olup olmadığı ve bu kapsamdaki yasal hakları konusunda araştırı içine girdiğine dikkati çeken hukukçular, kentsel transformasyon üstüne vatandaşların yasal haklarını, AA muhabirine anlattı.

İstanbul 2 Nolu Barosu avukatlarından Helin Deneysel, binanın muhtemelen yerlerinden alınan beton örneklerinin özel laboratuvarlarda incelenmesiyle yapının depreme karşı dayanıklı olup olmadığının belirlendiğini söyledi.

Riskli yapı tespiti amacıyla çoğunluğa lüzum olmadığını, yapı maliklerinden birinin kendisi, avukat, vasi gibi kanuni temsilcileriyle başvuruda bulunabileceğini belirten avukat Ampirik, “Tıpkı apartmandaki daire sahiplerinden rastgele birinin başvurusu risk analizi için yeterli olup, 3’te 2 çokluk kararına ihtiyaç bulunmayan. Risk tespiti üzerine malikler yahut kanuncu temsilcileri, bakanlıkça lisans sunulan ve listesi Belde Kentçilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının resmi internet sitesi ile www.kentseldonusum.gov.tr adresinde aktüel olarak yayımlanan gurur yahut kuruluşlara başvurabilir.” dedi.

Masraflar kime ait?

Riskli çatı tespiti masraflarının maliklere ilgili olduğunu anlatan avukat Deneysel, “Riskli yapı tespiti ile yıktırma işlemlerinin vekâlet veya uray tarafından yapılması halinde, masraflardan malikler hisseleri oranında sorumludur. Riskli bina tespitinin masrafları, bakanlıkça yahut idarece ilgilisine yapılacak tebligatı takip fail bir mahiye süre zarfında ödenir. Süresinde ödenmeyen masarif, tespit bakanlıkça yapılmışsa alacak dairesince, idarece işlenmiş yahut yaptırılmış ise 6183 çevrilmiş Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Üzerine Yasa hükümlerine bakarak tahsil edilir.” diye konuştu.

Riskli yapı tespiti yaptırmak mecburi mu?

Helin Ampirik, riziko tespiti yaptırılma zorunluluğu bulunmadığını ancak yapıların risklilik durumunun benzeri zaman önceki belirleme edilmesinin birey güvenliği bakımından ehemmiyet en ettiğini söyledi.

Deneysel, umum arasında tanıdık “Kentsel Tahavvül Kanunu” adıyla bildik 6306 sayılı kanunun tanıdığı imkanlardan yararlanabilmek için bakanlıkça lisans sunulan alım yahut kuruluşlara riziko tespitinin yaptırılmasının şart olduğunu kaydetti.

Riskli yapının yadımlama adına güçlendirilmesi

Avukat Görgül, riskli yapının yıktırılması yerine güçlendirilmesinin istenilmesi halinde ise öncelikle güçlendirmenin beceri olarak türlü olduğunun tayin ettirilmesi gerektiğini söyledi.

Güçlendirmenin tür olması halinde “bilcümle mezuniyet maliklerinin beşte dördünün (4/5) yazılmış rızasının olması” gerektiğinin altını çizen Görgül, bu tür olmadığı halde ilişkin mahkemece “yapının güçlendirilmesinin mecburi olduğu” şekilde ihya kararı alınması ve ihya projesinin hazırlatılarak ümran mevzuatı çerçevesinde mezuniyet alınması gerektiğini kaydetti.

Riskli bina raporuna itiraz süreci

Riskli bina raporuna 15 devir süresince yapının bulunduğu yerdeki tapu müdürlüğü yahut belediyeye verilecek ayrımsız istida ile yapılabileceğini anlatan avukat Ampirik, “İtirazları, 4’ü üniversitelerce ve 3’ü bakanlıkça belirlenen 7 üyeden oluşan beceri yıldız bilimi inceler. Ustalık heyetin, riskli bina raporunu akla yatkın bulması halinde anlatım kesinleşir ve yadımlama süreci başlar. Binanın riskli olmadığına değişmeyen verilmesi halinde ise tapuya konulan ‘riskli yapıdır’ şerhi kaldırılır.” dedi.

Dava açılması yıkımı engeller mi?

Katabolizma kararının tebliğinden itibaren maliklerin, 30 gün içre yürütmenin durdurulması amacıyla sevgili açma hakkı olduğunu kaydeden Ampirik, yürütmenin durdurulması yahut iptali kararı verilmediği sürece, sadece ülkü küşade olmasının idarece yapılan işlemlerin yürütülmesine engel oluşum etmediğini belirtti.

Yıkım sonrası aplikasyon elbette tamam?

Riskli yapının yıkımı gerçekleştikten sonradan bina yaptırılmasına, payların satışına, intaç karşılığı veya paylaşımı ve diğer usullere ilgilendiren paydaşların sunma bir iki 3’te 2 çoğunluğu ile değişmeyen verilebileceğini belirten avukat Deneysel, şunları söyledi:

“Çoğunlukça alınan karar, karara katılmayan adalet sahiplerine kâtibiadil aracılığıyla deklerasyon edilir. Yapılan tebliğde, 15 dönüş zarfında kararın ve teklifin akseptans edilmemesi halinde arsa paylarının, bakanlıkça yetkilendirilen kaza belediyesince rayiç değerden beş altı olmamak amacıyla anlaşma sağlayan gayrı paydaşlara müzayede usulü ile satılacağı, paydaşlara komutan gerçekleştirilemediği takdirde ise yapılan anlaşmaya uyularak prosedür yapılmasını almak şartıyla üçüncü şahıslara satılacağı bildirilir.”

Kiracılar, sağlam binada oturup oturmadıklarının tespitini isteyebilir

İstanbul Barosu Bitirme Mülkiyeti Hukuku Komisyonu Kurucu Başkanı Izzetinefis Kısacık de kiracıların para sahiplerinden duygusal ve mülk güvenlikleri açısından akva tıpkısı binada oturup oturmadıklarının tespitini isteyebileceğini söyledi.

Kentsel transformasyon üzerine önceki aşamada Çevre Şehircilik ve İkilim Değişikliği Bakanlığının sitesinde saha kayran ve bu tespitleri yapmaya izinli kurumlara müracaat yapılması gerektiğini anlatan Kısacık, şöyle konuştu:

“Süresinde itiraz edilemezse şayet çıkan ifade kesinleşerek el işi alınır. Kamu kurumları ilk etapta 60 günden beş altı olmamak için binanın tahliyesi ve yıkımı amacıyla müddet verir. Verilen sürede bina tahliye edilerek yıkılmadığı takdirde ise 30 günden fazla olmamak amacıyla mal sahiplerine yıpranmamış aynı süre verilir. İkinci müddet sonunda üstelik tahliye ve yadımlama gerçekleşmez ise amme aracılığıyla binanın hayatiyet, akarsu ve doğalgazı kesilerek tahliye ve yıkımı gerçekleştirilir. Amme tarafından yapılan yadımlama masrafı da mal sahiplerinden darılmak amacıyla tapuya açımlama yerine konulur.”

“Müteahhidin piyasadaki hareket etme gücünü öğrenin”

Emlak Hukuku Derneği Başkanı Yüksek Itimat Kiraz de vatandaşların kentsel transformasyon sürecinde geçmiş yerine dolay inceleme sürecine dikkat etmeleri gerektiğini söyledi.

Vatandaşlara bu süreçte ilk yerine belediyeden bayındırlık durumunu ve arsalarında birleme şartı kadar dava yapılanma eden seçkin unsurun olup olmadığını öğrenmelerini kaynak fail Kiraz, çıkabilecek ayrımsız sav dolayısıyla sürecin 1-2 yıla kadar uzayabileceğini anlattı.

Tapu ve ümran durumu öğrenildikten sonradan müteahhitle görüşme yapılması gerektiğine dikkati çeken Kiraz, şu tavsiyelerde bulundu:

“Müteahhidin kredibilitesini, piyasadaki hisse senedi ika gücünü öğrenin. Müteahhitle kuvvetli, türel ve ustalık şartnamesi düzgün olan ayrımsız sözleşme imzalayın. Beton kalitesi, kullanılacak malzemelerin kaliteleri, medar yapısı vesaire hep hepsinin, katiyen bir inşaat mühendisi denetiminden geçen beceri şartname ile taşıt altına alınması gerekir. Esasen sözleşmede süre, cezai şerait, müteahhide pay devirleri, müteahhidin sıkıntıya düşmesi halinde yapabileceği hususlar, cezai koşullar, garantörlük üzere mehabetli hususlar dahi nasıl yer almalı.”

Share: