CHP’li Yunus Emre: “Bir Tane Âdem Rejimini Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Başına Bela Ederken Türkiye’nin Yer Dallı Güllü Adamı Görünmek İstiyordu.

CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre, “Bu tek âdem rejimini Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin başına bela ederken; bir tane benzeri saplantısı vardı. Türkiye’nin sunma işlek adamı oluşmak istiyordu. Amma üzerinden 5 yıl geçtikten bilahare ve önümüzdeki seçimlere güvenle, inançla girerken hep şurası gördü. Erdoğan ne yaparsa yapsın, hep sıkıntı uygulamalarını devreye soksa da Türkiye’nin yeryüzü aktif adamı olamadı. Çünkü Türkiye’nin bildirme dallı güllü adamı Ankara’de Çankaya’da tıpkısı tepede yatıyor. Ölümünün üzerinden 84 yıl geçmiş olsa üstelik Ankara’de, Çankaya’dahi Türkiye’nin sunu dallı güllü adamı yatıyor” dedi.

CHP Kütahya İl Başkanlığı, Kütahya Belediyesi’nin içtimai tesislerinde; “Kılıçdaroğlu Doktrini Rum ile Buluşuyor” paneli düzenledi. Etkinliğe CHP İstanbul Mebus Yunus Emre ve CHP Fırka Meclisi üyesi Umut Aksungur ile CHP Kütahya Saylav Uca Fazıl Etçi ve CHP İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz, dil cambazı olarak katıldı.

“İKTİDARI ELE GEÇİREREK DEMOKRASİYİ NAMEVCUT ETMEYE ÇALIŞTILAR”

Panelin açış konuşmasını İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz yaptı. Ülkedeki demokrasinin geldiği noktaya değinen CHP’li Şahbaz, şunları söyledi:

“Asayiş güçlerinin desteğini kayran demokratlık düşmanları iktidarı ele geçirerek demokrasiyi ve onun kurumlarını yok etmeye çalıştılar. Ülkemizde zaman yaşadığımız sorunların temelinde askeri darbeler meydan almaktadır. Günümüzde demokrasiyi namevcut etmenin ve kurumlarını zayıflatmanın ayrıksı benzeri yolu daha kalın kullanılmaktadır. Bu yöntem daha az koygun ama tıpkı derecede yıkıcı bir yöntemdir. Demokrasiler artık generallerin ellerinde değil, kendilerini iktidara getiren, süreci karmakarışık eden güzel rüesa yahut başbakanlar eliyle bulunmayan edilmektedir. Bu liderler demokrasiyi ağırlık sâdır adımlarla adım adım aşındırmaktadırlar.”

“GAZETELER YA SATIN ALINMIŞLAR EVET DA SÜREKLİ BASKI HALİNDELER”

Şahbaz, iktidarların demokrasiyi namevcut etmeye müteveccih çabalarının çoğunun yasama organı eliyle onaylanması veya mahkemeler tarafından akseptans edilmesi zımnında yasalı ayla geldiğini aktardı. Şahbaz konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Yargıyı henüz artağan arkaç getirme ve yolsuzlukla uğraş kadar amaçlarla verilen değişikliklerle hüküm bağımsızlığı ve ahbaplık güvencesi ortadan kaldırılmaktadır. Gazeteler hala işaret yapabiliyor amma ya satın alınmışlar ya de daima baskı halindeler. Vatandaşlar, STK’lar, gazeteler iktidarı eleştirmeye devam edebilirler fakat kendilerini algı veya diğer yasal sorunlarla karşı karşıya bulurlar. Siyasal rakiplerin meşruiyeti reddedilir ve kriminalize car edilirler. Silahlı çetelere, paramiliter güçler ve mafya örgütlenmelerine, sürat gösterilerine müsaade verilir. Hakaret yahut karalama yasaları ile iktidar muhaliflerin, partilerin, medyanın ve vatandaşların tenkit özgürlükleri kısıtlanır, kanuni ya de eksantrik tıpkısı cezai iş etme tehdidine maruz kalırlar.

“ÜLKEMİZDE ARTIK ÜLFET DEVLETİNDEN BAHSEDEMİYORUZ”

Otokratlar demokrasiyi kullanarak iktidara dirimsel ve tıpkısı elan gitmemek üzere demokrasinin içini boşaltarak bulunmayan ederler. Yukarıda bahsedilen çalışmalar bize on paralık yabancı gelmiyor. 2002 yılında demokratik seçimlerle iktidara gelen AKP, iktidarı tutmak amacıyla demokrasimizi girmek karışma hiçbir şeyi yapmaktan çekinmemektedir. Ülkemizde artık güçler ayrılığından, ülfet devletinden bahsedemiyoruz. Ülkemiz kararnameler ile yönetilmektedir. Divan etkisizleştirilmiştir. Yargı organı artık iktidarın vesayeti altındadır.”

“CUMHURİYETİ GINE DEMOKRASİ İLE TAÇLANDIRMAK İÇİN SAHADAYIZ”

Şahbaz’ın arkası sıra saraka alan Kasap, konuşmasında İzmir’den mevrut konuklar ve partilileri selamlayarak başladı. Parti olarak gezilmedik düzlük, çalınmadık başlık bırakmamak üzere Türkiye çapında benzeri maratona çıktıklarını anlatım fail Fazıl Etçi, şu açıklamayı yaptı:

“Kol güruh salonumuzda divan ilişkin olmasına karşın değişik illerde yaptık. Ayrıca vadi çalışmalarında ben ekstra aynı görevle güzeşte hafta Erzurum’daydım. Erzurum’un ilçelerindeydik. Tıpkı şekilde bilcümle milletvekilleri, tümen divan üyeleri ve partimizin bilcümle devlet, kaza yöneticileri ve Cumhuriyet Umum Partililer şu anda ayrı ayrı şekillerde vadi çalışmasına devam ediyorlar. Hangi için? Cumhuriyeti gene demokratlık ile taçlandırmak amacıyla. aralıksız demeden çalışmamız gerekiyor ki bu toplantıları aynı henüz yapabilelim.”

“ÇOK KAPSAMLI BİR DEMOKRASİ KRİZİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

CHP İstanbul Saylav Yunus Emre de konuşmasında, şunları söyledi:

“Cumhuriyetimizin 100. yılına önümüzdeki yıl gireceğiz. Bu yüzyıl içerisinde devlet kendisine çokça yüce başarılar elde ettik. Tabi çok üzücü, haddinden fazla üzücü davranışlar dahi yaşadık. Askeri darbeler yaşadık, siyasi idamlar yaşadık, soylu erki krizler yaşadık. Zaman geldiğimiz noktada çokça şümullü tıpkısı demokrasi kriziyle karşı karşıyayız. Hele 2017 Esas değişikliğinden sonradan Türkiye’bile bir tane koca rejimi ortaya daha çok. Türkiye cihanşümul değerlerden, kayırıcı haklarından, hukukun üstünlüğünden, demokrasiden uzaklaştı. Bu şartlarda alelhusus doğruluk yürüyüşünden başlayarak ayrımsız balaban demokrasi birlikteliğini aşamalardan geçerek nesir ettik. Bugün esasta bu panelde bunu konuşacağız. Bu demokrasi birlikteliği lacerem ortaya çıktı ve Türkiye’nin geleceğini elbet şekillendirecek? Bunları ele alacağız.

“TÜRKİYE’NİN YERYÜZÜ ZINDE ADAMI ANKARA’BILE ÇANKAYA’DA BİR TEPEDE YATIYOR”

Bu biricik adam rejimini Tayyip Erdoğan Türkiye’nin başına bela ederken tek tıpkısı saplantısı vardı esasen. Türkiye’nin yer hareketli adamı başlamak istiyordu. Bu nazik kötülüğü bu amaçla yaptı. Amma üzerinden 5 sene geçtikten sonra ve önümüzdeki seçimlere güvenle, inançla girerken cümle şurası gördü. Erdoğan ne yaparsa yapsın, hep sorumluluk uygulamalarını devreye soksa üstelik Türkiye’nin en kıvrak adamı olamadı. Zira Türkiye’nin sunu hararetli adamı Ankara’de Çankaya’de tıpkısı tepede yatıyor. Ölümünün üzerinden 84 sene önceki olsa de Ankara’birlikte, Çankaya’üstelik Türkiye’nin yer hararetli adamı yatıyor.”

Açık Oturum, konuşmaların arkası sıra basına sınırlanmış bire bir şekilde devam etti.



Share: