Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Ekip Toplantısı’nda konuştu: (1)

CHP Umumi Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Matbuat Kanunu ile Kâh Kanunlarda Mübayenet Yapılmasına Dayalı Kanun’un 29. maddesinin yürürlüğünün durdurulması talebiyle zaman; henüz bilahare birlikte yasanın tümünün iptali talebiyle Anayasa Mahkemesine gideceklerini bildirdi.

CHP TBMM Kol Toplantısı’nda, Genel Başkan Eksiksizlik Kılıçdaroğlu’nun konuşması öncesinde, Bartın’ın Amasra ilçesindeki eroin kazasında hayatını kaybeden 41 güç amacıyla istinkâf etmek duruşunda bulunuldu.

Kılıçdaroğlu, ekip toplantılarına herhangi bir yol espriyle, tıpkı kucaklaşmayla, tıpkı helalleşmeyle almak istediğini fakat yanık tıpkısı dönüş olduğunu belirterek, “41 kardeşimizi toprağa verdik, 41 evde cuşuhuruş var. Yetim artan çocukları var. Seçme birimizin yüreğinde dip acılar var.” diyerek konuştu.

Beyaz Zehir kazasının olduğu yere anbean bazı aileleri ülfet ettiğini, yetkililerden bilgelik almaya çalıştığını anlatan Kılıçdaroğlu, orada yoğun benzeri kırıcı olduğunu kaydetti.

Hayatını kaybedenlerin zinde olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Yazıktır, günahtır. Ayrımsız ülke böyle yönetilemez. ‘Önlem alacağız’ diyorlar. 20 yıldır hala tılsım mi alacaksın? Kazalarda dünyada benzeri numarayız. Dünyada cümle eroin çıkarıyor, niye sunu çok ahiret yolculuğu bizim ülkemizde oluyor? 152 bin 698 kaza oluyor, 921 yaşama sonuç 20 yılda hayatını kaybediyor.” ifadesini kullandı.

Devletin, vatandaşın can ve para güvenliğini icat etmek zorunda olduğuna dikkati çekici Kılıçdaroğlu, duygusal ve para güvenliğini sağlamayan devletin “içtimai izzet” değil “mahsus odaklara bakım eden çap” olduğunu söyledi.

“Susmayacağım”

Kemal Kılıçdaroğlu, “belli odaklara bakım eden aynı devleti” akseptans etmediklerini rapor ederek, “Mızrap baronları ile bu arada olacaksın, yolsuzluk yapanlarla bu arada olacaksın, hırsızların dosyasını kapatacaksın, algı alanları büyükelçi atayacaksın, Erkek Kemal susacak. Susmayacağım eş, susmayacağım. Hapishaneleri tıka basa dolduracaksın, yolsuzluk yapanlar elini kolunu sallayarak gezecek, baronları hapishanelerden çıkaracaksın, günahsız öğrencileri hapse atacaksın. Devletin gücü bunlara mı yetiyor? Türe türe… Saraka verdim, bu ülkeye hak evet ati evet ati.” değerlendirmesinde bulundu.

Vatandaşın, birey ve mülk güvenliğini sağlayan tıpkı devlette gür çalışacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bizim kabilinden aklını saraya kiralamış olanların çoğunluğu oluşturduğu aynı mecliste azamet böyle çalışmıyor. Denetmen raporu var görmüyorsun, Sayıştay raporu var görmüyorsun. Soma faciasından sonradan komite kuruldu. TBMM Araştırma Komisyonu’nun 111 önerisi var. Birisini dahi yapmadılar. TBMM Başkanı’na herkesin huzurunda sesleniyorum: O araştırı komisyonları süsleyici mi? Göstermelik değilse 111 öneriden hastalık bugüne büyüklüğünde biri bile yapılmadı? Neden sormadın? Sen o koltukta illet oturuyorsun? Senin o koltukta oturmanın ana nedeni TBMM’nin itibarını, saygınlığını korumaktır.”

Kılıçdaroğlu, TBMM’nin görevini bütün anlamıyla yapamadığını savunarak, “TBMM, sarayın ipoteği altındadır. Allah nasip ederse bu ipoteği kaldıracağız. TBMM’nin iradesi halkın iradesi olacak.” dedi.

2003-2014 arası maden kazaları sonucu hayatını kaybedenlerin çocuklarına devletin hareket vermesine dair yasa teklifinin akseptans edildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, Amasra’bile hayatını kaybeden madencilerin evlatlarının üstelik gelişim sahibi olması gerektiğini belirtti.

Şehitler ortada ayrımcılık yapılmasının yakışmayacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bu ayrımcılık bize yakışmaz. Onun birlikte sözünü veriyorum hep madenci mağdur kardeşlerimin ailelerine. İnşallah onu dahi halledeceğiz. Diğerleri üzere hangi uygulama yapıldıysa, evlatları lacerem devlette işe başladıysa, onlar de bir şekilde devlette hisse senedi başı yapacak.” sözlerini sarf etti.

“Hesabını sormazsam namerdim”

Kılıçdaroğlu, Manisa Soma’daki eroin kazasında 301 kişinin hayatını kaybettiğini, burada yargılananlara cezalar verildiğini dile getirerek, ancak karara yapılan itirazın peşi sıra “Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nde 3 hakimin değiştiğini ve adına 3 YANLIŞSIZ Tümen’li hakimin getirildiğini” öne sürdü.

Bu değişikliğin ardından sunulan ağır sıklet cezaların indirildiğini argüman eden Kılıçdaroğlu, “301 kişinin hesabını soracağımız benzeri önem ortadan kalktı. Ego diyorum evet ‘Bu saraydakilerin yatacak yeri yok’ diye niteleyerek. Onların eli kanlıdır. Mahkemeleri, hakemleri değiştirdiler, hakeza tabela ortaya bundan sonra. Ama benim sözüm sözdür. Allah nasip ederse, erk olduğumuzda hiç kimse arz ufak ayrımsız endişeye kapılmasın; 301 kişinin de 41 kişinin birlikte hesabını sormazsam namerdim.” diye niteleyerek konuştu.

CHP heyetinin, Bartın’daki kazada hayatını kaybedenlerin ailelerini ülfet ederek ifade hazırladığını anlatan Kılıçdaroğlu, ailelerin, yaşananı ayrımsız cinayet namına gördüklerini anımsattı.

Kılıçdaroğlu, madendeki patlamada hayatını kaybeden Mehmet Endişe’un eşi Buse Endişe’un, bunun kıya olduğunu söylediği konuşmasını aktararak, “Öpücük Bulut kardeşim. Senin hakkını aramak benim boynumun borcudur.” ifadesine saha verdi.

“CHP demokrasinin tıpkı numaralı aktörüdür”

Resmi Gazete’da yayımlanan Basın Kanunu ile Gâh Kanunlarda Farklılık Yapılmasına Dayalı Kanun’a birlikte değinen Kılıçdaroğlu, Türkiye tıpkı taraftan bu kök acıları yaşarken “kimse doğruları yazmasın” diye “sansür yasasının” geçirildiğini kanıt etti.

Bu konuda 6 aydır savaş verdiklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Bazıları televizyonlara çıkıp ‘CHP Mecliste ne yapıyor’ diyerek soruyorlar. Cumhuriyet Altını Umum Partisi parlamentoda demokrasinin bir numaralı aktörüdür. Herkesin bunu bilmesini istiyorum.” açıklamasında bulundu.

Sansüre cebin durduklarını, fakat eleştiriye degaje olduklarını tamlayan Kılıçdaroğlu, gazetecinin birlikte özgürce fakat araştırarak, soruşturarak yazması gerektiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, “sansür yasasının” DÜRÜST Fırka ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla kabul edildiğini tabir ederek, “Bugün 29. maddeyi, yürürlüğü tevkif talebiyle Kanunuesasi Mahkemesine götüreceğiz. Peşinden birlikte yasanın kâffesi amacıyla Kanunuesasi Mahkemesine gideceğiz. Bu kanun olsa dahi olmasa da Türkiye, otoriter tıpkı yönetimle cebin karşıyadır.” düşüncesini dile getirdi.

YANLIŞSIZ Fırka ve MHP’ye düşünce verenlere seslendiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “(Dur) demeyecek misiniz, hak istemeyecek misiniz? ‘Ben kanunların üstündeyim, kanunların hangi yazdığı beni ilgilendirmez. Benim söylediğim önemlidir’ diyen aynı anlayıştan Türkiye’nin çıkması geçişsiz. Huysuz halde Türkiye benzeri ünsiyet devleti olanaksız, aynı hak devleti imkânsız.” görüşünü paylaştı.

Kılıçdaroğlu, Esas Mahkemesine aynı üyenin Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan aracılığıyla “atandığını” doğacak sürerek, “İki kişinin kasem törenine gitmedim. O iki kişi Temel Mahkemesine layık eşhas değildir. Örtüsüz ve açık söylüyorum. Eğer o 2 hayat gücünü Erdoğan’dan alıp onun isteğiyle atandıysa kim atandığını biliyoruz, onlar Kanunuesasi Mahkemesinde hakimlik yapamazlar. Zira saray karşısında özgür davranamazlar ve duramazlar. Makamını saraya medyun olan benzeri yargıç, Türkiye için, doğruluk amacıyla sunma bunaltıcı olan kişidir. Adaletle oynayan kişinin adaleti olmaz.” değerlendirmesinde bulundu.

Eski Malezya Başbakanı Soylu Razak’ın, fariza yaptığı proses süresince bire bir toplantıda “Malezya’de internette asla sıkı denetim uygulanmayacaktır” diye niteleyerek aynı izah yaptığını nâkil Kılıçdaroğlu, ancak 2015’te Malezya Varlık Fonu’ndan namına 700 milyon dolar aktarıldığının ortaya çıkması konusunda olgun yapıldığını, bunun üstüne de yasakların geldiğini hatırlattı.

Razak’ın 2018’dahi seçimleri kaybettiğini ve yargılanıp mahkum olduğunu tamlayan Kılıçdaroğlu, “Hak, yavaş yürüse da gözleri görmese birlikte muhakkak hedefini bulacaktır. Bundan tek kimsenin endişesi olmasın.” ifadesini kullandı.

(Sürecek)

Share: