PROF. DR. HÜSEYİN ÖZTÜRK: İSTANBUL’UN ER UYARI SİSTEMİ ÇALIŞMIYOR

İSTANBUL Üniversitesi – Cerrahpaşa Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, İstanbul’un er uyartı sisteminin çalışmadığını söyledi. Öztürk, “Erken uyarı sistemi üzere Kandilli Rasathanesi görevlidir kanuni namına, AFAD değil. Bilcümle datalar Kandilli’bile ‘proses’ edilir. Kandilli kararı İstanbul’daki yöneticilere iletecektir, sayısal namına. Aracısız sistemi kapatacaktır amma bu hep bugün çalışmıyor maatteessüf. Bunu üstelik üzülerek söylemek istiyorum” diyerek konuştu. Kandilli Rasathanesi’nden ise konuyla ilişkin izah yapılmadı. Fakat rasathanenin internet sayfasında İstanbul Hareket Hızlı Müdahale ve Erken Uyartı Sistemi için bilgiler düz alıyor. 2019 Mesafe ayında açıklama yapan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Haluk Özener de, Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber gözlükçü kabloların trolle avlanan balıkçılar eliyle parçalandığını açıklamıştı. Fiber gözlükçü kabloların sabık süreye rağmen hala onarılmadığı belirtildi.

“MARMARA DENİZİ AYAKTA KALACAK YEGÂNE YERİMİZ OLACAK”

İstanbul Maharet Üniversitesi ve Türk Bahir Araştırmaları Vakfı, “Denizcilik Sektörü Olasılı İstanbul Depremine Amade mı” başlığıyla bilgi şöleni düzenlendi. Konularında uzman olan cesim isimlerin katıldığı sempozyumda, Marmara depreminde Marmara Denizi’nin kıyılarının kullanılması kadar mukavim çokça bahis masaya yatırıldı. Sempozyuma katılan İstanbul Üniversitesi- Cerrahpaşa Yer Bilimi Mühendisliği Kürsü Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, beklenir Marmara depremi ile ilgili kebir uyarılarda bulunarak kıyamet durumunda Marmara Denizi’nden yapılacak müdahale planlarına ilgi çekti. Sarsıntı takkadak karada büyük bir kaosun yaşanabileceğini tamlayan Öztürk, “Marmara Denizi ayakta kalacak biricik yerimiz olacak. O yüzden yer sarsıntısı afetine mekân illerle gelişigüzel hazırlanılması lazım” uyarısında bulundu.

“MARMARA DENİZİ KIYAMET KOORDİNASYON BAŞKANLIĞI OLUŞTURULMALI”

Sempozyumda mütekellim Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, ” Marmaray’ın kendini mantinota sistemi çalışacak hakeza nazik depremde. Çıkışı berrak verecek ama girişi kapatacak önlemleri var. Ancak gine birlikte karada nazik bire bir kaos olanaklı. Marmara Denizi ayakta kalacak bir tane yerimiz olacak. O yüzden yer sarsıntısı afetine yer illerle birlikte hazırlanılması geçişsiz. Marmara Denizi Kiran Eş Güdüm Başkanlığı oluşturulmalı. Bu haddinden fazla koca. Marmara Denizi’ndeki illerin valileri, şehremaneti başkanları, garnizon komutanları mutlak ahenktar derinti yapıp, bu konuda birliktelik oluşturması lazım” dedi.

“İSTANBUL’UN ERKEN UYARI SİSTEMİ ÇALIŞMIYOR”

İki çağ Jeoloji Mühendisleri Odası’nın şube başkanlığını yaptığını hatırlatan Öztürk, “Etraflı süredir bu konuları söylüyorum ama maalesef tıpkı kez alamadık. Dahası bugün, İstanbul’un er uyarma sistemi çalışmıyor. Bunu birlikte bildirmek zorundayım. Erken ikaz sistemi üzere Kandilli Rasathanesi görevlidir kanuncu olarak, AFAD değil. Hep datalar Kandilli’bile proses edilir. Kandilli kararı İstanbul’daki yöneticilere iletecektir, dijital yerine. Doğrudan sistemi kapatacaktır ama bu cümle bugün çalışmıyor maatteessüf. Bunu üstelik üzülerek hikâyelemek istiyorum” diyerek konuştu.

“MARMARA DENİZİ’NİN KIYILARINI İZLEMEMİZ VE HAZIR TUTMAMIZ LAZIM”

Antlaşma kaybetmeden atılması müstelzim adımlara özen çekici Öztürk, “Bu haddinden fazla majör. Marmara Denizi’nin kıran kullanımını kesinkes adese altına alıp, santimetre santimetre Marmara Denizi’nin kıyılarında kim ne yapıyor, onu bilmemiz lazım. Sadece bunu değil. Amma benzeri dalganın dahi bu kıyılara, harekete geçecek cerrahi müdahale gücümüze birlikte ayrımsız zararı kabil. Yapacağımız hareketi dahi yapamayabiliriz. Bunu üstelik gözeterek Marmara Denizi’nin kıyılarını çokça cepheli izlememiz ve hazır halde tutmamız lazım. Balıkçı barınakları, limanlar, iskeleler, konveksiyon hatları, fabrikalar, tersaneler, riziko altındaki konutlar, ast yapısı hazırlanmış toplanma alanları, hisse senedi makinalarının yerleri kabilinden, bunların bütünü benzeri haritada haddinden fazla kesin namına konumlanması ve bu hazırlığın yapılması lazım. Bunun başında da Marmara Denizi Kiyamet Koordinasyon Başkanlığı üzere bir başkanlık altında, antlaşma geçirmeden yapılması lazım” şeklinde konuştu.

“AFETLE SAVAŞ SANILDIĞI GİBİ CILIZ DEĞİL”

Sarsıntı bölgesine gittiğinde yaşadığı sorunu anlatan Öztürk, “İki posta sarsıntı bölgesine gittim. Serencam gittiğimde inanamayacaksınız. İskenderun bölgesinde ve Hatay’bile kullanacak tuvalet bulamadım. Beş pare benzinlik geçtim. Bir haddinden fazla STK’nın hesabına gittim amma hiçbirinde tuvalet bulamadım. İnanamazsınız. ‘Araziye gidin’ dediler yeryüzü böylecene. Araziye gittik sunma sonunda. Sanıldığı kabil afetle dövüşmek anca haddinden fazla ciliz benzeri öz değil. Haddinden Fazla iri benzeri savaş sürüyor şuan sahada amma beklemediğimiz tıpkısı sürü evolüsyon oluyor. Bununla çabalamak görgüsüz değil. Belki size tuvalet konusu haddinden fazla basit gibi geliyor amma abdesthane meselesi üstelik başlı başına bire bir maslahat oluyor” ifadelerini kullandı.

“DENİZDEN ENGELLEME PLANLARI SÜREKLİ GÜNCELLENMELİ”

Denizden müdahalenin bile afet çabucak haddinden fazla cesim olduğuna aksan özne Öztürk, “Afete denizden engelleme planları vilayet, şehremaneti, askeri yetkililerle birlikte değerlendirilip sürekli güncellenmesi gerekir ve bu konuda bile bir vali yardımcısının tek değişmeden bu işi izleme etmesi lazım. Dolayısı ile bu işin haddinden fazla cepheli yürütülmesi geçişsiz amma Marmara Denizi’nin elimizde suret fonksiyonunu namına getirmesi için zelzele anında; haddinden fazla tezce yapılmamış ayrımsız işi, yan planlarını, kıran kullanma şeklini ortaya koymamız lazım. Bu çokça haddinden fazla muhteşem” dedi.

FİBER OPTİK KABLOLAR ONARILMADI

Öte yandan Kandilli Rasathanesi’nden konuyla ilgilendiren izah yapılmadı. Ancak, 2019 Meyan ayında izah eden Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırı Enstitüsü Müdürü Haluk Özener dahi, Marmara Denizi tabanına yerleştirilen fiber optikçi kabloların trolle avlanan balıkçılar vasıtasıyla parçalandığını açıklamıştı. Fiber optik kabloların geçen süreye karşın bibi onarılmadığı öğrenilirken Haluk Özener o konuşmasında, “Fiber optik kablolar ile veriler kıyıya, istasyonlara senkronik namına erişti. 2008’de ayrımlı ülkelerden, farklı kuruluşlar ile hikmet alışverişi yapıldı. İtalya, Almanya, İngiltere ve sunu böylecene İngiltere’den benzeri firma ile bu himmet başladı. Deniz tabanına bin 200 metre uzun dahi bu istasyonlar kuruldu. Veriler geldi, Marmara denizine konuşlanmış fiber gözlükçü kablolu istasyonlar vardı. Bütün 70 kilometre fiber optikçi kablomuz Marmara Denizi’nde. Maalesef bunlar bilcümle deniz haritalarında işaretli olmalarına rağmen trolle avlanan avcılar kabloları parçaladılar” ifadelerini kullanmıştı.

İSTANBUL SARSINTI HIZLI ENGELLEME VE ER UYARI SİSTEMİ

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırı Enstitüsü’nün genel ağ sayfasında İstanbul Zelzele Hızlı Engelleme ve Er Uyarı Sistemi hakkında şu bilgiler düz alıyor:

“Boğaziçi Üniversitesi tarafından 1998 yılında, 1999 Kocaeli ve Düzce depremlerinden önceki başlatılan “İstanbul Zelzele Çabuk Müdahale ve Erken Ihtar Sistemi” projesi girişimi Bakanlar Kurulu’nun 5/4/2001 devir ve 2001/2232 çevrilmiş kararı ile onaylanmıştır.

Boğaziçi Üniversitesi-Kandilli Rasathanesi ve Sarsıntı Araştırı Enstitüsü (KRDAE), Deprem Mühendisliği Asıl Veri Dalı yoluyla 10 Mayıs 2001 tarihinde yapı çalışmaları başlatılan İstanbul Yer Sarsıntısı Aceleci Engelleme ve Er Uyarma Sistemi’nin tekmil tasarımı ve beceri şartnameleri KRDAE – Deprem Mühendisliği Asıl Bilim Dalı eliyle hazırlanmıştır. 2012 yılında İstanbul Valiliği’nin katkılarıyla sistemin teknik altyapısı güncellenmiştir. İstanbul Sarsıntı Acul Müdahale ve Erken Uyarı Sistemi 100 acul müdahale istasyonu ve 10 erken uyartı istasyonundan oluşmaktadır.Kuvvetli sarsıntı düzlük hareketi kaydedicilerinden mahiyet zamanlı mevrut selen vasıtası ile aynı hareket sonrasında sağlam düz hareketi oynak dağılımları belirlenerek bina hasar bozgun haritaları hazırlanmakta ve hareket sonrası müdahalenin önceliklendirilmesine destek vermek için kurumlarla paylaşılmaktadır. Erken uyarma istasyonlarına ulaşan deprem dalgasının P ve S bileşenleri arasındaki saniyeler mertebesindeki ant farkından yararlanılarak, mütenevvi eleştiri tesislerin kontrollü yama işlemlerinin devreye girmesi üzere bili aktarımı sağlanabilmektedir.”

Share: