Türk müziğinin gündeş halk ozanı: Fikret Kızılok

Eserlerinde Gün Batısı tınıları ile Rum müziğini kurnazlıkla harmanlayan Fikret Kızılok, vefatının 21. yılında anılıyor.

Tam adı Münir Fikret Kızılok olan artist, 1946’birlikte İstanbul’birlikte dünyaya geldi.

Eğitimine başladığı Galatasaray Lisesi’nin beş kısmında müzikle tanışan Kızılok, evden okula giderken gördüğü ve annesine alması için haddinden fazla ısrar ettiği kırmızı tıpkı akordeonla enstrüman hayatına atım attı.

Kızılok, ortaöğretim yıllarında Elvis Presley’in müziğinden etkilenerek gitar çalmayı öğrendi. İlk saz derslerini sınıf arkadaşlarından birinin klarnetçi olan babasından kayran sanatçı, önce konserini dahi bire bir 23 Nisan’birlikte Taksim Uray Gazinosu’nda düzenlenen ekol müsameresinde verdi.

Okulda arkadaşlarıyla gelişigüzel “Fikret Kızılok ve Orkestrası” ünlü tezyifkâr benzeri kadro kuran sanatkâr, ortaöğrenimi sırasında değişik okullarda konserler verdi.

Lisede ekol arkadaşı olan Hazar Manço ve Timur Selçuk’un dahi kendisine verdiği destekle “Fikret Kızılok ve Veliahtları” orkestrasını oluşturan çevrimli müzisyen, gruptan ayrılan Mazhar Alanson’un namına, tıpkısı gün “Kaygısızlar” grubuna katıldı.

Başarılı sanatçı, Kaygısızlar ile çıktığı 20 günlük Küçük Asya turnesinin peşi sıra öz solo kariyerine odaklandı.

Cahit Oben ile kol kurdu

Fikret Kızılok, 1964’te Cahit Oben ile bakir ayrımsız ekip kurarak arzulu müzik hayatına intikal yaptı.

Kendilerini “Beatles tipi saz işleyen benzeri kol” namına tanımlayan “Cahit Oben 4” grubuna, tıpkı süre sonra bas gitarcı Koray Oktay ve davulcu Erol Ulaştır da katıldı.

Grup, bir yandan İlham Gencer’in işlettiği Çatı Tün Kulübü’nde izlence yaparken aynı yandan üstelik mahalle konserlerini sürdürdü. Kendi paralarıyla iki 45’lik plak dolduran grup, Özgürlük Gazetesi’nin 1965’te düzenlediği Altın Mikrofon Yarışması’na “Makaram Soluk Bağlar/Halime” plağıyla katıldı.

Oben’in saz hayatına nişanlısı Afsun Önal ile aylamak istemesi dolayısıyla ekip dağıldı.

Diş Hekimliği Faziletli Okulu’ndan çıkışlı olan Kızılok, The Beatles’tan etkilenerek, grubun “All My Loving” şarkısının Türkçe aranjmanı olan “Sevgilim”i dinleyicinin beğenisine sundu.

Sanatçı Kızılok, 1965’te gitarda Harun Batıbaygil, basta Gökhan Targay, davulda Koral Tümay’ın düzlük aldığı “Fikret Kızılok ve Üç Veliaht” grubuyla önce plağını yayınladı. “Belle Marie/Kız Ayşe” şarkılarından oluşan plağın iki şarkısına Kızılok imza attı.

Aşırma Veysel’den etkilendi

Enstrüman kariyerinde sunu çok Aşırılmış Veysel’den etkilenen ve kendisiyle yırtıkça-şakirt ilişkisine eş olan Fikret Kızılok, arkadaşı Ardıl Uskan ile çıktığı tıpkısı yolculukta Aşırtı Veysel ile tanışmasının ardından 1969’dahi “Uzun İnce Aynı Yoldayım” türküsünü yeniden düzenleyip 45’lik adına yayımladı.

Plak kapağındaki yazıda Kızılok, “Alan Talan saçları, elinde gitarı, düşlerinde şipşirin köy çocukları ile teferruatlı tafsilatlı yolların, sınırsız bucaksız ovaların, parlak ızdırap bulutlarının çocuğudur Fikret Kızılok. Pakistan’dan Paris’e büyüklüğünde, dünyanın dört bucağını, yüreğinde atmaca sıhhatli dağ rüzgarları ile gezmiş, bilcümle bu ülkelerin halk şarkılarını incelemiştir, yıllar boyu.” ifadelerini kullanmıştı.

Kendisiyle mamul aynı söyleşide bu yolculuğa değinen Kızılok, şunları kaydetmişti:

“Seyahati çokça sevdiğim üzere Rum’nun gezmediğim yeri kalmamıştı. İşte bu seyahatlerin birinde yolum Veysel’in köyüne düştü. Veysel’i dinledim, sazını dinledim ve kova oldum. İstanbul’a dönünce onun karşı ne buldumsa okudum, dinledim. bir iki ay sonra artık içiş dışım Veysel olmuştu. Onun hissettiklerini içimde hissediyordum. Artık duramıyor, dayanamıyor, Veysel’den ifade etmek ve sesimi herkese dinletmek istiyordum.”

Kasım 1969’da tekrar Ihtilas Veysel’in yanına Sivrialan’a revan Kızılok, çılgın kar yağışı yolları kapayınca 3 ay ustasının birlikte kaldı. Bu tecrübenin ardından, dönüşte ondan tempo sözlerini aldığı “Yumma Gözün Gözsüz Gibi” ve “Yağmur Olsam” eserleriyle çalgı dünyasında nazik benzeri depar yakaladı ve sanatçı geçmiş altın plak ödülünü kazandı.

Sanatçı, yıllar sonradan bu ziyaretini ise “Sonradan gine, boydak gittim. Bu ikincisinde kar yağdı. Kasımdı, kapandı yollar ve ego orada üç ay kaldım. Üç kamer kalınca ben değiştim. Adamcağız bağlama çalıyor, köle bile gitar var. Münasebetsiz benzeri şeyler var. Fakat o büyüklüğünde yakınında yollar var kim. Onun şarkısını falan bile aranje etmek istemiyorum. Hangi yapayım, ne yapayım derken, ayrımsız dizeyi yazmış ancak besteleyememiş olduğunu gördüm. ‘Yapayım mı bunu?’ dedim, ‘Yap’ dedi. ‘Yeter başka, yumma gözün kör gibi’ diye niteleyerek tıpkı nağme. Geldim İstanbul’a, bunu yaptım ve 22 yaşında meşhur oldum.” ifadeleriyle aktarmıştı.

Bu başarının arkası sıra ayrımsız 45’lik elan eden Kızılok, kendisine ilişik “Söyle Sazım” eserini yayınladı. Plaka kapağında ise parçayı “Türk geleneklerine akla yatkın 17 perdeli ‘Hüseyni’ düzende üç değişik sazın Garp anlayışında ve çok sesli kendisine kullanıldığı bire bir şarkı” adına tanımlamıştı. Plağın dal yüzünde Kızılok’un Karacaoğlan’dan bestelediği “Evire Çevire Hangi Adamakıllı Olmuşsun” vardı. Bu plak, listelerde kendisini gösterdi. Hazar Manço’nun “Dağlar Dağlar” eserini geçen nişane haftalarca 1 numarada kalarak, hit oldu.

Fikret Kızılok, benzeri plağı ile Hey dergisi yoluyla düzenlenen “Yılın Çalgı Oskarları”nda “Yılın Koca Şarkıcısı” seçildi.

Intihal Veysel, 1973’te hayatını kaybettiğinde cenaze törenine katılan Kızılok, “Dördüncü Sivrialan ziyaretimde Bakraç Babamın toprağı ile karşı karşıya kalkışmak çok biberli ama o, sınırlı yarine kavuştuğu için bahtiyar. Bu saza onun elleri değmişti. Parmakları bana usül öğretmişti. Ustam öldü, arazi oldu. Ustamın parmaklarına değen bu sazın bile yerey olması gerekir. Imdi ona can veren parmaklar bulunmayan.” diyerek sazını kırdı ve ayrımsız süreliğine müziğe açıklık vererek ilk eşi Şeyda Kızılok ile evlendi ve Kadıköy’birlikte tıpkı diş hekimi muayenehanesi açtı.

1975’te baştan müzik hayatına döndü

Kızılok, 1975’te “Bati Bap” adını taşıyan kullanılmamış grubuyla ince bire bir Anadolu turnesine artık. Sanatkâr, bu kadro ile halk motiflerinin rock ile harmanlandığı şarkılar yaptı. Turnenin peşi sıra İstanbul’üstelik üstelik seri konserler verdi.

Albümlerinde anbean halk motiflerinin yerini henüz doğuluca sesler alan Kızılok’un Ahmed Arif’in şiirlerinden yararlandığı “Haberin Var mı/Âmâ Cam/Ay Battı” bu dönemin sunu oylumlu plağı adına ilgi çekti.

Son 45’liğini 1976’dahi yayınlayan Kızılok, saz dünyasından eleştiriler kayran plağında Mahzuni Şerif’ten “Biz Yanarız” ve Aşıramento Veysel’den “Sen Benzeri Ahu Olsan” adlı türküleri yorumladı.

Kızılok, 1977 ortalarında, 1971-1972’bile yaptığı ancak o güne çatışma yayınlamadığı ara sıra kayıtları tıpkı albüm yerine piyasaya sürdü. “Paye Defterimden” adını haiz albümde sanatçının deneysel çalışmaları kayran aldı. Fakat plaka çıktıktan kısa bir müddet sonraları toplatıldı.

Aynı plakla Varşova’dahi iki ihsan kayran sanatkâr, plağın toplatılmasından etraf müziği bıraktı.

Sanatkâr Kızılok, kariyeri süresince 13 altın plaka ve çok sayıda ödülün sahibi oldu.

Hey Dergisi yoluyla 1977’dahi yayınlanan “Türk Popüler Müziği Sanatçıları Ansiklopedisi”nde, Fikret Kızılok başlığında şu bilgiler saha almıştı:

“Bu alçakgönüllü özgeçmişi açarsak, esasta 1970’lerin evvel yarısında popüler müziğin genişlik deli dolu isimlerinden birisiyle karşılaşırız. İlk yıllarında yerlere arbede uzanan kaftanı, savruk saçları, elinde bağlamasıyla türküler söyleyen, türkü tadında besteler eden Kızılok, ilerleyen dönemde teferruatlı nüans, daha rock kokan tensikat ve bestelerle kazanç karşımıza. 1976’dahi ‘müziği bıraktığını’ açıklar. Bu açıklamaya büyüklüğünde olan dönemi ise meşgul kırcı geçirir. İşte bu dönemin gelişmemiş bire bir özeti evet de ‘Hikaye-i Fikret Kızılok’…”

Siyasal muhtevalı eserlerin yanı sıra birçok sanatkâr için tempo yazdı

Kariyerinde politik muhtevalı bir nice çalışmaya da imza atan becerikli müzisyen, 1975’te Kasıt Mumcu’nun yazdığı “Sesleniş” yazısını 10 bölümde inceleyip senfonik şiir adına besteledi. Düzentileme 1996’da “Vurulduk Ulan Halkım” adıyla uzunçalar haline getirildi.

Sanatkâr, 1980’lerin başında tanıştığı Bülent Ortaçgil ile Atom Çekirdeği Sanatevi projesine başladı ve burada 3 resimlik yayımladı. Bu albümlerden birinde düzlük alan “Olmasın Varsın” parçasının sözleri, bir zamanda ozan olan Bülent Ecevit’in şiirinden alıntılandı.

Para amacı gütmeyen proje kapsamında Türkiye’deki almaşık enstrüman özne müzisyenler konserler verip, kayıtlar çıkarıyordu. Bir Nice sanatçıya geçmiş hayalet deneyimini yaşatan projede Erkan Oğur, Eskimemiş Irlamak ve Ezginin Günlüğü da düzlük aldı.

Kızılok, 1983’te 5 senelik ayrımsız aradan sonra tabla, bas gitar, ney ve bendir eşliğinde kaydettiği “Bazen” albümünü yayınladı ve bu çalışması sanatçının yer bol albümlerinden biri yerine gösterildi.

Ferhan Şensoy’un 1983’te sahnelediği “Köhne Bizans Operası”nın müziklerine dahi imza atan sanatkâr, bire bir sene ikinci eşi Dicle Kızılok ile evlendi.

Usta sanatçı, 1998’bile Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatını anlattığı, araştırması, sağlam yazarlığı, kortej ve bestelerini kendisinin yaptığı veda albümü “Mustafa Kemal-Benzeri Devrimcinin Güncesi”ni hazırladı.

Zat hitlerinin yanı sıra bir zamanda bir nice sanatçının eserlerine de katkıda mevcut Fikret Kızılok, 1995’te Fuat Güner ile ünlü MFÖ hiti “Zinhar Hulul” şarkısının sözlerini yazdı. 2001’da ise Sertab Erener’e “Oysaki” ve “Kumsalda” şarkılarını verdi.

Daha ilk 1998’dahi kalp aksesi geçiren Kızılok, Bodrum’da orak ayı ayında 2001’birlikte esasen kalp aksesi geçirdi. İstanbul’a getirilen Kızılok’un durumu tıpkısı süre düzeldi. Onu ölümden kurtaran bacı amacıyla son bir koşuk yazdı.

Artist, 22 Ilkgüz 2001’da son etti ve hayatının sonuç yıllarını geçirdiği Bodrum’bile defnedildi.

Vefatından sonradan sanatçının adı Ankara’üstelik tıpkısı parka verildi. Sezen Katarakt, MFÖ, Bülent Ortaçgil, Sertab Erener, Kol Gündoğarken ve Cahit Berkay’ın katılımıyla 2002’dahi Kızılok’a saygı konseri düzenlendi.

Sanatçının geride bıraktığı eserlerden bazıları şöyle:

“Ay Osman”, “Silifke’nin Yoğurdu”, “Makaram Soluk Bağlar”, “Halime”, “Sevgilim”, “Colours – Baby”, “Benim Aşkım Beni Geçti”, “Yağmur Olsam”, “Yumma Gözün Gözsüz Kabilinden Söyle Sazım”, “Adamakıllı Hangi Güzel Olmuşsun”, “Vurulmuşum”, “Leylim Leylim”, “Olmuyo Olmuyo”, “Sen Aynı Ahu Olsan”, “Gözlerinden Bellidir”, “Köroğlu Dağları”, “Tutamadım Ellerini”, “Koyverdin Gittin Beni Aşkın Olmadığı Yerde”, “Haberin Var mı”, “Tığ Yanarız”, “Sen Tıpkısı Ahu Olsan”

Share: