Nazır Akar, Palikarya siyasileri erek aldı: Söyledikleri yalana kendileri de inanır oldu, bunlara felah diliyoruz

Yunanistan’ın Ege’da adalarını silahlandırması ve ESIR’ye Türkiye’ye cenk uçağı satmaması konusunda yüklülük yapması dolayısıyla bire bir süredir iki mevki beyninde gerginlik sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde “İzmir’i nisyan Yunanistan. Aynı akşam akılsız gelebiliriz” sözleri sonrası bu gerilim daha birlikte yükseldi. Yunanistan makamlarından yapılan meşruhat ve Palikarya ordusunun Adalar’a zırhlı şalter gusto etmesi birlikte bardağı taşıran akıbet katre oldu.

“EGE’Yİ MÜLTECİ MEZARLIĞINA ÇEVİRDİLER”

Milli Defans Bakanı Hulusi Akar bahis hakkında yaptığı açıklamada, “Yunanlar, Ege’bile yüzlerce mülteciyi kurtardıklarını sav ediyor. Oysa Ege’yi mülteci mezarlığına çevirdiler. Yakalanan teröristler Lavrion kampını detayıyla anlatıyor, Palikarya yetkililer öyle bire bir dinlenme kampı bulunmayan diyor. Ancak konkre gerçekler, videoteyp, fotoğraf, ifadeler ve evraklar böyle demiyor. Bazen Palikarya siyasiler seçme fırsatta biber dolması söylüyorlar. Türkiye’yi karalamaya çalışıyorlar. Bu bir hastalık ergin bundan sonra. Bunun tıp literatüründeki adı ‘Mitomani’, yalan gelir hastalığı. Öyle kim, yalana kendileri da inanır oldular. Bunlara iflah diliyoruz.” ifadelerini kullandı.

“ADALAR’I ASKERİ HALE GETİREMEZSİNİZ”

Adalar’ın hukuka çap şekilde silahlandırılmasına bile reaksiyon gösteren Akar, “Lozan Antlaşması Husus 12, Paris Sulh Konferansı Madde 14, Diğer Askeri Statü’deki adaların silahlandırılamayacağını söylüyor. Siz bu adaları askeri arkaç getiremezsiniz. Eğer bunu bu ağil getirirsen anlaşmadan çıkıyorsun demektir.” dedi.

“BUNA KARGALAR GÜLER”

Melik Yiğitel’e mütekellim Icra Vekili, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yunanistan’ın Ege’deki tacizleri, provokasyonları bitmeme ediyor. Bunlara alın önlemlerimizi alıyoruz. Yunanistan’ın Ege’deki tacizleri, provokasyonları bitmeme ediyor. 22 Ağustos’ta BENDE uçağı NATO görevinde Ege’da uçuyor, tığ üstelik onları koruyorduk. Bu tam Yunan uçakları gelip bize önleme yaptı. Bu ‘düşman muamelesi’ girmek. Tığ NATO’ya ilettik, ‘Türk uçağı olduğunu bilmiyorduk’ dediler. Buna kargalar güler. Yaşananlara cebin yapılabilecek hangi varsa yapıyoruz. Objektif kendisine, hesap, mühendislik adına baktığınızda görüngü tamamen bizim kontrolümüzde olacak şekilde çalışıyoruz. En koskocaman sorunumuz, Garplı ülkelerin nesnel olmaması.

Her şeye rağmen üstelik biz ‘barış’ diyoruz, ‘diyalog’ diyoruz, ‘uzattığımız sulh elini tutun’ diyoruz. Diplomasiyi sonuna kadar zorlarken sahada üstelik temas çeşit tedbiri alıyoruz. Yunanistan ile üç koldan mülakat var: İstişari, atılganlık artırıcı ve NATO’daki ayrıştırma usulleri toplantıları. Biz bunların tamamında görüşmelerin bitmeme etmesine hazırız. Tığ cüret artırıcı önlemler toplantısının dördüncüsü için Yunan heyetini Ankara’ya beklediğimizi söyledik. İki yıl oldu. Gelmediler. Sonradan çıkıp ‘diyalog’ diyorlar. Elbette olacak?”



Share: