Murafaa, İzmir Seferihisar’daki Fehamet Yurdunun 25 Yıllığına İnsan Vakfı’na Tahsis Edilmesini Öngören Protokolü İptal Etti

İzmir Nahiye İdare Mahkemesi 5. İdari Sorun Dairesi, Milli Eğitim Bilimi Bakanlığı’nın İzmir’in Seferihisar ilçesindeki benzeri mortocu hatip lisesine ilgilendiren mektepli yurdunu 25 yıllığına İnsan Vakfı’na tahsis etmesine ilişik protokolü nakız etti. Anayasa’nın ikinci maddesine atıfta bulunarak ” Türkiye’nin demokratik, laik ve toplumsal ayrımsız ülfet devleti olduğuna” özen calip mahkemenin kararında, “Örgün eğitimdeki öğrencilere yönelik temas kalem yetişek tedris sosyal kültürel etkinliklerin devletin hizmet alanı içerisinde, davaya bahis protokolde belirtildiği şekilde, direkt değişik alım, bünye ve bireyler tarafından yürütülebileceğinin kabul edilmesi, örgün eğitim kurumlarını, kanuni yönetim ilkesine ve umumi dümen esaslarına mugayir kendisine diğer çekicilik, yapı ve bireylerin canlılık alanına dönüştüreceği açıktır” denildi.

Milli Eğitim Bilimi Bakanlığı, İzmir’in Seferihisar ilçesinde bulunan Uluslararası Seferihisar Rum İmam Dil Cambazı Selen ve Sosyal Bilimler Proje Lisesi’ne ilişik mektepli yurdunun kullanılması amacıyla İnsan Vakfı ile 28 Eş 2021 tarihinde 25 almanak tıpkısı tören düzeni imzaladı. Protokolde, öğrencilerin toplumsal, kültürel, yetişek kadar faaliyetlerinin İnsan Vakfı yetkilileri vasıtasıyla yürütüleceği, yurtta yabancı tabiiyetli öğrencilerin üstelik kalacağı vadi aldı.

Yetişek-Sen, bahis konusu pansiyonun dini faaliyetlerde bulunan İnsan Vakfı’na kiralanmasının hukuka ters olduğu gerekçesiyle İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi’nde başvurarak protokolün iptalini istedi.

Milli Terbiye Bakanlığı da protokolün ‘kamu yararı gözetilerek’ hazırlandığını ve yasal mevzuata uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddini irade etti.

İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Sevgili Dairesi, davayla ilişkin kararını verdi. Murafaa, Milli Yetişek Bakanlığı’nın Seferihisar’daki önder dil cambazı lisesine ilgilendiren öğrenci yurdunu 25 yıllığına İnsan Vakfı’na tahsis etmesine ilgilendiren protokolü fek etti.

“BURASI DEVLETİN HİZMET ALANI”

Anayasa’nın ikinci maddesine atıfta bulunarak, Türkiye’nin demokratik, laik ve içtimai tıpkısı hususiyet devleti olduğunu vurgulayan mahkeme, eğitim ve öğretimin Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağcıl marifet ve eğitim bilimi esaslarına göre, devletin nezaret ve denetimi altında yapılacağı yönünde değerlendirmelerde bulundu. Bu ilkelere aykırı şekilde eğitim bilimi ve tedrisat yerlerinin açılamayacağına hükmetti.

Yurdun devletin hizmet alanı içerisinde yer aldığına belen edilen murafaa kararında, kararında;”Örgün eğitimdeki öğrencilere müteveccih rastgele soy eğitim talim içtimai kültürel etkinliklerin devletin bakım alanı içerisinde, davaya konu protokolde belirtildiği şekilde, direkt farklı çekicilik, yapı ve erat yoluyla yürütülebileceğinin akseptans edilmesi, formel eğitim kurumlarını, kanuncu idare ilkesine ve genel hile esaslarına karşıt olarak özge çalım, yapılış ve bireylerin cümbüş alanına dönüştüreceği açıktır” denildi.

“TÜRK MİLLİ EĞİTİMİNİN ASIL İLKELERİNE AYKIRI”

İzmir Toprak İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi’nin oybirliğiyle aldığı ‘kesin’ karar şöyle:

“Bu çerçevede, davaya bahis protokolün, bir amme hizmeti olan yetişek talim hizmetinin, devletin bakım alanı içerisinde ancak genel dümen esaslarına bakarak memurin ve gayrı kamu görevlileri tarafından yürütülmesine ilgilendiren Anayasanın bey hükmüne ve Türk Milli Eğitiminin anne prensip ve kurallarına uymaz olduğu, istinatgâh hukuksal düzenlemelerin gaye ve kapsamını aştığı anlaşıldığından, davaya bahis protokolün hukuka muhalif olduğu sonucuna varılmıştır.”

Share: