Marmara Üniversitesi (MÜ) Dişçilik Fakültesinde, uç içi lazer tarayıcılarla alınan ölçüler dijital beniz ve çarık görüntüleriyle eşleştirildikten sonradan cerrahi müdahale yapılıyor, kısaca 1 saat içre porselen dolgu tasarlanıp hastalara tasdik ediliyor.
Dişçilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mısır Yasemini Özkan, diş hekimliğinde sayısal teknolojiler, yazıcılar ile çabucak yenileme üretimi, özürlü merkezi ile genel anestezi konularında Fakültede kaydedilen gelişmeleri AA muhabirine anlattı.
AA ekibine Dijital Diş Hekimliği Laboratuvarı’nı gezdiren Prof. Dr. Özkan, buradaki sayısal tarama ve üretim aletlerini tanıttı.
Bireylerin dişleri için şümul kron ya üstelik porselen bir dolgu yapılması gerektiği evgin durumlarda derhâl harekete geçildiğini aktaran Özkan, laboratuvarda bir saatte porselen dolgunun tasarlandığını ya üstelik köprü üretilerek bireylere teslim edildiğini söyledi.
Prof. Dr. Özkan, bunun gerçekte hep üniversite hastanelerinde yapılması müstelzim işlemlerden olduğuna dikkati çekerek “Zira daha çok sayısal çağdayız amma her üniversitede bu olmayabiliyor. Çünkü bunlar oldukça fiyatlı aletler. Biz kestirmece 5 senedir bu sayısal istihsal makinelerini kullanıyoruz.” dedi.
Sayısal gelişmeler yardımıyla insanların zamandan tasarruf sağladığını nâkil Özkan şöyle devam etti:
“Sayısal uygulayım bilimi gelişigüzel branşı etkilediği kabilinden bizi da olumlu etkiledi. Rastgele branşta dijital teknolojiyi kullanıyoruz. Hele cerrahi işlemlerde daha geçmiş hastanın ameliyatlarında tıpkısı güruh prosedür gerekirken şu anda bütün o büyüklüğünde ilerledi kim sizin sayısal beniz ve çene görüntülerinizle eşleştirerek kuşkusuz işler yapılacağı belirleniyor. İmplantlar nereye yerleştirilecek? Çabucak bunlar yapılıyor. Daha önceki antlaşma kayran bu işler bir günde bitiriliyor. Bizim sloganımız ‘Ağzımız vücudumuzun antre noktası.’ Dişlerimiz haddinden fazla çokça majör. Burada çözemezsek rastgele sorun olduğunda mideye oradan da bağırsaklara büyüklüğünde geçiyor. Nedeniyle ağız sağlığımızı boşlama etmememiz gerekiyor. Zira bilcümle hastalıkların başlangıcında cemi dünyada kabul edildiği kabilinden dişlerin çok nazik önemi var.”
Prof. Dr. Özkan, özellikle önsezi ameliyatı olacak kişilerin, diyabetli bireylerin ve böbrek hastalarının önce önceki cümle diş tedavilerinin yapılması gerektiğini vurguladı.
Herhangi benzeri enfeksiyon olduğunda bu durumun gayrı organları dahi damarlı etkileyeceğinin altını çizen Özkan, “Zımnında bizim yapmamız müstelzim, vatandaşlarımızı bilinçlendirmek. Vatandaşlarımız dişlerimizin üst sağlığında bu kadar majör olduğunu henüz tüm adına anlamış durumda değil. Onlara 6 ayda benzeri diş hekimlerine gitmelerini öneriyoruz.” diyerek konuştu.
İstanbul’de ilk defa “Özürlü Dişçilik Uygulama ve Araştırma Merkezi” kuruluyor
Prof. Dr. Özkan, üniversitenin Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi’nde “Engelli Dişçilik Aplikasyon ve Araştırma Merkezi” kurulmasına karar verildiğini anlattı.
Sakat bireylere henüz aktif sağlık hizmetini sunacak merkezin 2023 sonu veya 2024 yılında bitmesinin anlayış edildiğini belirten Özkan, “Bu model İstanbul’birlikte geçmiş olacak. Türkiye’bile ise Isparta’de ve tıpkısı üstelik bizde olacak. Türkiye’da ikinci ama bu kadar psikiyatrisinden nörolojisine seçkin branşı havi eşkal, Türkiye’üstelik ilk defa Marmara Üniversitesi Küşade Merkezi olacak inşallah. Sakat Dişçilik Aplikasyon ve Araştırma Merkezi, toplam 5 bin 800 metrekare alanda 2 bodrum hatim, zemin ikmal ve 2 alışılagelen ikmal tutmak için toplam 5 hatim kendisine oluşacak. Binada 11 diş polikliniği, 5 poliklinik, 6 ameliyathane, 6 güç hizmet ünitesi, 10 marazlı hizmet odası, yemekhane, kafeterya ve kantin kayran takanak.” ifadesini kullandı.
İstanbul’daki fehamet üniversiteleri beyninde zihnî özürlü bireylere tedavi hizmeti verilen yegâne eşkâl olduklarını da vurgulayan Özkan şunları kaydetti:
“Bu hastalar umumi anestezi altında tedavi doğmak zorunda. Dolayısıyla yataklı bire bir ünite olma zorunluluğu var. Onun üzere çokça aşkın çatlak var. Tığ ayda 50 hastaya ulaşabiliyoruz amma dediğim üzere 400-500 bin engelli hastanın olduğu tıpkı şehirde yaşıyoruz. Bunların 3’te 2’si 0-18 yaş ortada bireyleri kapsıyor. Yani haddinden fazla elan çok bakım etmemiz gerekiyor. Bu kabil merkezlerin çoğalması gerekiyor. İnşallah bunları başaracağız. Biz önceki adına İstanbul’da bunu tamamlamayı düşünüyoruz. Şerait akıllıca olduğunda benzeri sene içinde merkezimiz tamamlanır diye düşünüyorum. Şu anda bulunduğunuz vadi, 20-27 bin metrekare üstüne kurulmuş. İnşaat alanında dahi önümüzde tahminî 7 bükülmüş şifahane olacak. Günde kısaca 50-100 hastaya bakım verecek bire bir sayrılarevi olacak.”
Dijital teknolojilerle ayrımsız diş kuşkusuz yapılıyor?
MÜ Dişçilik Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Yılmayan Imge Aslan sayısal teknolojilerle tıpkısı dişin bittabi yapıldığını AA ekibine kılgısal gösterdi.
Aslan, diş hekimliğinin dijitalleşme çağının gerisinde kalamayacağını dile getirerek “Vatandaşa hizmet açısından sayısal teknolojilerin birçok avantajı var. İlki işlemlerin çokça daha hassas eş faktöründen özgür olması. İkinci avantajı ise haddinden fazla daha tez üretimler yapılabilmesi.” dedi.
Klasik tedavilerde kron istila yaptırıldığında bu işlemlerin devir aldığını rapor eden Arslan şöyle konuştu:
“Diş kesiminden sonradan aykırı alınıyor. O alçıya dökülüyor, alçıdan sonradan benzeri analog oluşturuluyor. Modelle tıpkı mücahede yapılıyor. Bu fırına giriyor, çıkıyor. Averaj 1 hafta 10 günce ayrımsız proses alıyor amma sayısal teknolojilerde gaga içi lazer tarayıcılarla biz hastamızdan hemencecik dijital dolaşık alıyoruz. Üreticiler bunun kazımasını veya eklemesini yapıyor. Bu sayede benzeri saatten güdük sürede biz bu şekilde final restorasyonlarımızı, kaplamalarımızı hastaya doğrulama edebiliyoruz. Aynı zamanda çokça daha alıngan ve bire bir standartta üreterek çok elan nitelikli tıpkı bakım sunuyoruz.”
