Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) terörle uğraş operasyonlarında kimyasal zırh kullandığı” iddiasına ilgilendiren yanlışlık duyurusunda bulunduklarını belirterek, “Bunu yapanlar, hesabını önem uğrunda verecekler.” dedi.

Akar, “2023’e Akilane Site Buluşmaları” kapsamında YANLIŞSIZ Öğür Edirne İl Başkanlığı aracılığıyla planlı programda gazetecilerle bir araya geldi.

Terörle mücadelenin “taarruzi ruhla” kararlılıkla bitmeme ettiğini anlatan Akar, “Tığ başta Irak ve Suriye almak üzere tüm komşularımızın sınırlarına, kaime haklarına saygılıyız. Bizim bir tane amacımız ülkemizin ve milletimizin savunması ve güvenliği. Mehmetçik operasyonlarında, sivillere, tertemiz insanlara, tarihi, dini, kültürel yapılara, çevreye kötülük gelmemesi amacıyla farklı hiçbir devlet ordusunun göstermediği duyarlılığa ehil. Hem planlama hem yürütme safhasında bu duyarlılığı gösteriyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

“TSK’nın kimyasal silah kullandığı” iddiasına yanıt veren Akaret, aslı olmayan bu soy iddiaları iftira yerine nitelendirerek, şunları kaydetti:

“Bazen fitne ara bozuculuk odakları bazen gâh iftiraları ortaya atıyor. Yalanlarla hem insanların kafasını karıştırmak hem üstelik Mehmetçiğin moralini kirletmek için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Türk Silahlı Kuvvetlerinin envanterinde kimyasal cebe namevcut. Bizim uluslararası hukuka saygımız, bunun bile ötesinde inançlarımız, insanca, manevi değerlerimiz var. Bizim kültürümüzde eziyet, üzme, cevir yok. Uluslararası ünsiyet ötesinde, tığ çalışmalar yapıyoruz. Bunlar akıbet derece alçakça iftiralar. Yavaş, özden, dürüstçe yapılan benzeri faaliyetin lekelenmesine müteveccih iftiralar. Yıldırı örgütünün çöküşünün gölgelenmesi, ona müzaheret, destek sağlanması üzere işlenmiş bu eylemi şiddetli kınıyoruz. Bununla ilişik yapılması gereken ne varsa yapıyoruz.”

“Hukuki sürecin andıran takipçisi olacağız”

Akar, konuyla ilişik açıklamaları anımsatarak, “Bununla ilgili lazım işlemlerin yapılması için ünsiyet dairemiz, Ankara Cumhuriyet Altını Başsavcılığına yanlışlık duyurusunda bulundu. Hukuki proses başladı. Bunu yapanlar, hesabını egemenlik önünde verecekler. Bunun yakın takipçisi olacağız. Bu Türkiye’ye, Türk Silahlı Kuvvetlerine atık balaban ayrımsız iftiradır, bühtandır. Hakeza aynı öz asla ve kat’a söz konusu değildir. Bu iftiralar teröristler az buçuk elan ahit, dayanak kazansın diye niteleyerek ortaya atılmaktadır.” ifadesini kullandı.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin ilkin PKK/ YPG, DEAŞ ve FETÖ koyulmak için terör örgütleriyle mücadelesini sürdürdüğünü aktaran Akar, kim aracılığıyla desteklenirse desteklensin, mücadelenin bitmeme edeceğini vurguladı.

“Sulh elimizi uzatıyoruz”

Yunanistan ile akıbet dönemde yaşanan sorunlara birlikte değinen Akaret, Türkiye’nin gani komşuluk ilişkileri çerçevesinde, barışsever posta ve yöntemlerle sorunları halletmek amacıyla çaba gösterdiğini, “sabırla, şefkatle sulh elini uzattığını, barışın hakim olması için gerekenleri yaptığını” belirtti.

Sorunların çözümünde diyaloğun önemine vurgu özne Akaret, istişari, ayrıştırma usulleri ve büzük artırıcı önlemler görüşmelerini hatırlatarak, “Diyaloğa gelin diyoruz. Vekâlet namına yiğitlik artırıcı önlemler üzerine yaptığımız çalışmalar var. Heyetlerimiz iki kat Atina’ya gitti, onlar hele Türkiye’ye geldi. Dördüncü toplantının Türkiye’de yapılması geçişsiz. İki yıldan beri bekliyoruz. NATO Defans Bakanları Toplantısı’nda Yunanistan Savunma Bakanı’na beklentimizi ilettik, onlardan yanıt bekliyoruz.” sözlerini gider etti.

“Hazar elinin tutulmasını bekliyoruz”

Ege Denizi’nin tıpkısı barış denizi olmasının, zenginliklerinin adaletli şekilde paylaşılmasının cesim olduğunu dile getiren Akaret, “Uzattığımız sulh elinin tutulmasını bekliyoruz. Ancak maatteessüf alelhusus Yunanistan’daki kâh siyasiler temas aktarılma Türkiye aleyhinde söylemlerde bulunuyor. Bunun akıllıca, yarar bire bir kez olmadığını defalarca hatırlatıyoruz. Aklıselim bazı Yunan akademisyenler, siyasiler, zor generaller bizim söylediklerimize eş, diyalogdan yana olduklarını rapor ediyorlar.” dedi.

Yunanistan’ın, üçüncü tarafların telkini ile debi etmemesi gerektiğine dikkati çeken Akar, “Bizim ‘görüşelim’ dememiz tıpkı arıklık, ‘oldubittiye müsaade etmeyeceğiz’ ifademiz de bir yıldırma değil. Hep bu problemleri çözmek amacıyla ‘buyurun gelin problemleri düet görüşmelerle çözelim, bunu başkalarına devretme etmeyin, başkalarından imdat ummayın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti hayatiyetli, emin, hareketli bir müttefiktir. Bunun bilincine varın’ diyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Akaret, Türkiye’nin, Kıbrıs’ta garantörlükten doğan haklarını, sorumluluklarını bugüne kadar adına getirdiğini, daha çok de getirmeye bitmeme edeceğini belirterek, “Kıbrıslı kardeşlerimizin ayrımsız emrivaki ile hakkını, hukukunu çiğnetmeyiz, çiğnetmeyeceğiz. Bunun herkes aracılığıyla bilinmesini istiyoruz.” görüşünü paylaştı.